Çek İptali Davaları ve İspat Sorunu

Çek İptali Davaları ve İspat Sorunu

Çekin kaybolması, çalınması, yırtılması vb. ibrazın imkânsızlaştığı şekillerde çekin zayi olma durumu sebebiyle meşru hamilin çeke ve bedele ulaşamaması halinde, çekin iptali davasının açılması gerekmektedir. Çek iptali davası,  TTK uyarınca gerçekleştirildiği ve belirli usul ve esaslara uyma zorunluluğu bulunmaktadır. TTK uyarınca kıymetli evrak statüsüne sahip olan bu ödeme aracı niteliğindeki evraklardan olan çek, TTK 651. maddesi uyarınca zayi olduğu durumlarda mahkeme tarafından iptaline karar verilebileceği amir hüküm uyarınca mümkündür. İlgili madde ve devamındaki hüküm uyarınca;

MADDE 651- (1) Kıymetli evrak zayi olduğu takdirde mahkeme tarafından iptaline karar verilebilir. (2) Kıymetli evrakın zayi olduğu veya zıyaın ortaya çıktığı anda senet üzerinde hak sahibi olan kişi, senedin iptaline karar verilmesini isteyebilir.
MADDE 652- (1) İptal kararı üzerine hak sahibi hakkını senetsiz olarak da ileri sürebilir veya yeni bir senet düzenlenmesini isteyebilir. (2) Bunun dışında iptal usulü ve hükümleri hakkında, kıymetli evrakın çeşitli türlerine ilişkin özel hükümler uygulanır.

Çek iptali davasının ancak yetkili hamil tarafından açılabileceği tarafından açılabilir, keşideci/düzenleyen çek iptal davası açamaz. Çek iptali davası çekişmesiz yargı işlerinden, ispat yükü davacı üzerinde olan, nitelikli bir ispatın gerekli olduğu bir davadır.

Keşidecinin çekin iptali davası açamayacağına yönelik Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2017/2303 E., 2019/1679 K., 28.02.2019 tarihli kararında Mahkemece tüm dosya kapsamına göre, zayi nedeniyle çek iptali davasının, işin niteliği ve meydana getireceği hukuki sonuçları itibariyle bu tür davayı açma yetkisinin hamile ait olduğu, keşidecinin bu yasal yükümlere dayanarak çek iptal davası açma hakkının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. … davacı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün onanmasına … oybirliğiyle karar verildi.” açıkça kimlerin iptal davası açabileceği yüksek mahkemece de değinilmiştir.

Çek iptali davası hasımsız olarak açılan bir davadır; ödeme yerinin veya yetkili hamilin yerleşim yerinin bulunduğu Asliye Ticaret Mahkemesinde dava açılmalıdır. Bir diğer önem arz eden husus ise ödemeden men yasağıdır.(TTK 757) Çek iptali davası açılırken ödemeden men yasağına ilişkin ihtiyati tedbir talebinde bulunulmazsa çekin bankaya ibrazı ile çek bedelini alabileceği için kötü niyetli kişiler bu ihtiyati tedbirin talebi önem arz etmektedir. Çek iptali davası ile birlikte mahkemeden ödemeden men yasağına ilişkin tedbir kararı alınarak ilgili bankaya bildirilmek suretiyle bu şekilde kötü niyetli davranışların gerçekleşmesi engellenebilir. Çek bedeli üzerinden belirlenen bir teminatın mahkemeye depo edilmesi gerekebilir.

Çek iptal davasının yalnızca yetkili hamil tarafından açılabileceği kabul edilmekle birlikte bu kişinin hakkında sahibi yani çekin alacaklısı olması gerekmemektedir. Öyle ki, çeki tahsil cirosu ile devralan kişinin de bu davayı açması mümkündür, düzgün ciro silsilesi ile hamil olduğu durumlarda. Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2015/15123 E., 2017/2747 K., 09.06.2017 tarihli kararındaMahkemece tüm dosya kapsamına göre; senetlerin meşru hamilinin … Tekstil Şirketi olduğu, senet iptal davasını ancak senedin meşru hamilinin açabileceği, davacı bankanın sadece senedi tahsil cirosu ile aldığı, tipik ciro ile almadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dava, zayi olduğu iddia edilen çeklerin iptaline ilişkindir. Davacı banka tahsil cirosu ile çeki almakla vekil hamil olup, çekin zayi olması nedeniyle iptal davası açma yetkisini haizdir. Bu nedenle davacının aktif dava ehliyetinin bulunduğu kabul edilerek, işin esasına girilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde davacının dava ehliyetinin olmadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır.” Doğrultusunda ciro edilip gönderildiyse de bu hususa yönelik yol izah edilmiştir.

Çekin kimin elinde bulunduğu biliniyorsa elde bulunduran kişiye yönelik iade davası açılması gerekecektir. Bilinmiyorsa, yukarıda izah edilen hususlar çerçevesinde mahkeme, çeki kaybeden çek sahibinin, çek elinde iken kaybolduğuna dair sunduğu açıklamaları inandırıcı bulursa yapılacak ilanla birlikte çeki ele geçireni, çeki belirli bir süre içerisinde getirmeye davet ve aksi takdirde çekin iptaline karar verileceğini ihtar edecektir. İlan doğrultusunda süresi içerisinde çeki elinde bulunduran kişi mahkemeye bu çeki sunarsa mahkeme çek iptali davası açan kişiye bu çeki sunarsa mahkeme, çek iptali davası açan kişinin iade davası açması için süre verilecektir. Açılmazsa ödeme yasağı kaldırıldıktan sonra mahkemeye çeki sunan kişiye iade edilir.

İptal davası açıldıktan sonra çekin zıyaa uğrayıp uğramadığının değerlendirildikten sonra çekin iadesi için ilanda bulunacaktır. İlanda, çeki ele geçiren kişi iadeye davet edilir ve iade edilmediği taktirde çekin iptaline karar verileceği ihtar olunur. Çeki getirme süresi en az üç ay en çok bir yıl olacağı için mahkemenin takdir yetkisidir. Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde aralıkla üç defa ilan yapılır; mahkeme başka ilan yöntemlerini de uygulayabilir.

İptal davasının kabulü ve işlemlerin bitiminden sonra iptal davasını açan kişi, çekteki hakkı senetsiz ileri sürebilecek ve masraflarını ödemek koşuluyla yeni bir çek düzenlenmesini talep edebilecektir. Ancak bunlar için mahkemeden karar alınması gerekmektedir; iptal edilmiş olması bu hakların kullanılacağı ve otomatikman yapılacağı anlamına gelmez.

İspat hususunda içtihatlarda değerlendirilen aşağıda belirtilen Yargıtay kararları, neredeyse bütün BAM kararlarında değinilmiş olan kararlardır. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin 13. Hukuk Dairesinin 2019/267 E., 2019/1267 K., 25.09.2019 tarihli kararında “… alıcıya ulaşmadığı anlaşılan evrakların içeriğinden dava konusu olan çeklerin taşınan eşya olup olmadığının anlaşılamadığı gibi kaybı- çalınması veya zayine dair ibareye de rastlanılmamakla evrakların sadece alıcısına ulaşmadığının bildirildiği görülmüştür. İş bu saptanan ve hukuksal durum karşısında davacı talep edenin çek üzerinde hak sahibi olan lehtarı veya senedin devri halinde yetkili hamili olup olmadığının anlaşılamadığı gibi kargoda zayi durumunun da ispatlanamadığına kanaat getirilmiştir .

Dava, zayi nedeniyle birden fazla çekin iptali davasıdır. Uyuşmazlık konusu zayi nedeniyle kıymetli evrak iptali koşullarının oluşup oluşmadığı noktasındadır. Davacı şirket dava konusu çekleri alacağına karşılık olarak aldığına dair bir kısım tahsilat makbuzu ve çek fotokopilerini sunmuştur. İlanlar yapılmış, keşide tarihleri gelmeyen çeklere ilişkin dava tefrik edilmiş; dava, tarihleri geçmiş çeklere ilişkin yürütülmüştür. Muhatap bankalardan ibraz durumu sorulmuş çeklerden yalnız keşidecisi … olan 31/01/2018 tarihli çekin davacı tarafından dava sonrasında 31/01/2018 tarihinde muhatap … Bankasına ibraz edilerek tahsil edildiği, diğerlerinin ibraz edilmediği anlaşılmıştır. Mahkemece hak sahiplerinin belirlenmesi amacıyla ilanlar yaptırılmıştır. Mahkeme tarafından davacının çeklerin hamili-hak sahibi olduğunu ve çeklerin zayi olduğunun ispatlanamadığı gerekçesiyle davayı reddetmiştir. Yargıtay 11. HD’ nin 25/06/2014 T. 2014/6701 E-2014/12060 K. Sayılı kararına göre: “Zayi nedeniyle iptali davasının hamil tarafından açılması gerektiği hususu tartışmasızdır. Bu kapsamda, davacının çekin hamili olduğunu yaklaşık olarak ispatı ve bu hususunun iddiasını yeterli saymak gerekir. Aksinin kabulü ile davacının daha fazlasına zorlanması zayi nedeniyle çek iptali hükümlerinin uygulanmasını imkansız hale getirecektir. Bu itibarla mahkemece gerekli ilanlar yapılarak oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar vermek gerekirken yazılı şekilde davacının çeki elinde iken zayi ettiğini ispatlayamadığı gerekçesiyle dava şartı yokluğundan yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. ” Yargıtay 11. HD’nin 24/01/2011 T. 2009/8007 E – 2011/585 K sayılı kararına göre de: “Sonucu maddi hukuk açısından kesin hüküm taşımayan davada sıkı bir zilyetlik ispatı aranmadan, hayatın olağan akışı içinde davacının hamil olduğunun kabulünün mümkün görüldüğü hallerde iddianın ispat edildiğinin kabulü gerekir.” Yargıtay kararları ilk derece ve bölge adliye mahkemelerindeki uygulama birliğinin sağlanması için oldukça önemli olup, bu kararlar, hukuk normlarının nasıl anlaşılması ve uygulanması gerektiği yönünde kılavuz görevi görmektedir. Hukukun yeknesak uygulanması ise hukuk devletinin bir gereğidir. Açıklanan nedenlerle davacının ibraz edilen çek dışında zayi nedeniyle iptalini talep ettiği kambiyo senetlerinin hamili olup, zayi nedeniyle iptal koşullarının oluştuğu anlaşılmakla istinaf başvurusu kabul edilerek hükmün kaldırılması …” ispat koşulu hakkında birtakım açıklamalara yer verilerek çekin hamiline olduğuna yönelik yaklaşık ispatın, çekin ziya olduğuna yönelik iddiası için yeterli sayılması gerektiği, kanun maddesinin daha dar yorumlanmasının uygulamada gereksiz olduğuna değinilmiştir.

İspat hususu konusuna ilişkin bir diğer karar ise, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 2016/3882 E., 2017/6192 K., 15.11.2017 tarihli kararında keşideci şirketin yetkili müdürü olan davacının davaya konu çeklerin yetkili hamili olup olmadığı hususunu ispat edemediğinden bahisle dava şartı olan aktif husumet yokluğu sebebiyle usulden reddedilmiş ve temyiz doğrultusunda “Talep, zayi sebebiyle çek iptali istemine dair olup, mahkemece, iptali istenen çeklerde davacının yetkili hamil olduğunu kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Esasen hasımsız olarak açılan bu davada iptal talebinde bulunan şahsın ispat etmesi gereken husus zilyedi bulunduğu çekin rızası hilafına elinden çıkmasıdır. Ancak, iptal davasında kesin ispat aranmayıp çekin kaybolduğunun “kuvvetle muhtemel” olduğunu göstermesi yeterlidir (6102 Sayılı TTK. m. 760).

Davacı, çeklerin lehtarı ve hamili olduğu ileri sürerek iptalini talep ettiği çeklere dair bilgileri mahkemeye bildirmiştir. Davacının daha fazlasını ispata zorlanması, zayi sebebiyle çek iptali hükümlerinin uygulanmasını imkânsız hale getirecektir. Kaldı ki, dosya kapsamında davacının iddiasının aksini kanıtlayacak somut bir delil bulunmamaktadır. Her ne kadar, karar gerekçesinde davacının keşideci şirketin ortağı ve yetkilisi olduğu ve çeklerin yasal hamili olduğunu ispat edemediği ifade edilmiş ise de, davacının ortağı ve yetkilisi olduğu keşideci şirketten 2014 yılında ayrıldığı; mahkemece talebin kabulü halinde ilanın ve kararın “keşidecisi … Tarım Mak. İmalat San. Tic. Ltd. Şti. lehtarı … olan” çeklere dair yapılacağı ve zayi kararlarının kesin hüküm teşkil etmediği de gözetildiğinde davacının davaya konu ettiği ve bilgilerini sunduğu 21 adet çekin lehtarı ve yasal hamili olduğunun kabulü gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.” Karar verilmiştir.

Çek iptaline ilişkin davaya dair esaslar işbu bilgi notumuzda genel hatları ile belirtilmiştir. Çekin zayi olduğunun ispatı hususunda uygulamada net bir ölçüt bulunmamakla birlikte güncel BAM kararlarında sıklıkla iki adet Yargıtay 11. HD’nin içtihatlarına değinildiği görülmekle; çekin zayi olması hususunda yaklaşık ispatın yeterli olduğunu söylemek mümkündür.

Avukat

Duygu Kandak

Avukat F. Duygu KANDAK Ceza Hukuku, İcra -İflas Hukuku, Borçlar Hukuku, Kira Hukuku, Tazminat Hukuku, Tüketici Hukuku, İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku alanlarında uzmanlaşmış olup bu alanlarda hukuki danışmanlık ve temsil hizmetlerini yürütmektedir.

Stajyer Avukat

İklimay Tımarlı

St. Av. İklimay Tımarlı İş Hukuku, Fikri ve Sınai Mülkiyet Hukuku, İcra-İflas Hukuku, Ticaret ve Şirketler Hukuku, Tüketici Hukuku, Borçlar Hukuku gibi çeşitli alanlara ilişkin davalarda görev alarak hukukun farklı alanlarında faaliyet göstermektedir. Amacı yasal stajı süresince hukukun çeşitli alanlarında çalışmalarda bulunarak deneyim kazanmak ve bu konularda bilgi sahibi olmaktır.

Kurucu Avukat

Mustafa Ferhan Uçar

Av. Mustafa Ferhan UÇAR MF Hukuk v Danışmanlık Bürosunun kurucu ortaklarından biridir. 2015 yılında MF Hukuk & Danışmanlık Bürosunu kuran Av. Mustafa Ferhan UÇAR,10 yılı aşkın tecrübesiyle çeşitli sektörlerdeki birleşme ve devralmalarda gayrimenkul projelerinde, önemli ticari sözleşmelerde, satın alma finansmanı ve yeniden yapılandırma projelerinde müvekkillerine danışmanlık ve temsil hizmetleri vermiş bir çok şirketin mali ve kurumsal yapısını iyileştirmek adına stratejiler geliştirmiştir. Av. Mustafa Ferhan UÇAR şirketler hukuku, ticaret hukuku, finans hukuku, iş hukuku, gayrimenkul, inşaat hukuku, birleşme ve devralmalar, enerji hukuku, vergi hukuku ve uyuşmazlıkların çözümü başta olmak üzere yerli ve yabancı müvekkillerimize avukatlık ve hukuki danışmanlık hizmetleri sunmaktadır.

Av. Mustafa Ferhan UÇAR hukuk lisansı eğitimini İzmir Demokrasi Üniversitesi Hukuk Fakültesinde tamamlamış ve Avrupa Birliği hukuku konusunda yüksek lisans yapmıştır. İyi derecede İngilizce bilmektedir.

Avukat

Nihal Yüzügüldü Uçar

Üniversitelere giriş sınavında Türkiye derecesi ile İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesine girerek onur derecesi ile mezun olan Avukat Nihal YÜZÜGÜLDÜ UÇAR, yine derece ile girdiği Yaşar Üniversitesi Hukuk Fakültesi özel hukuk yüksek lisans eğitiminin tez aşamasındadır. Dokuz Eylül Üniversitesi bünyesinde uzlaştırmacı eğitimi almış alan Nihal YÜZÜGÜLDÜ UÇAR, aynı zamanda İzmir Barosu İş Hukuku Komisyonunda görev almaktadır. Ulusal ve uluslararası alanda faaliyet gösteren şirketlerin danışmanlık hizmetlerini üstlenen, ağır ceza alanında uzman ve bedeni-maddi zarara ilişkin uyuşmazlıkların tahkim aracılığıyla çözülmesine aracılık eden çeşitli hukuk bürolarında çalışmış olan Avukat Nihal YÜZÜGÜLDÜ UÇAR, MF Hukuk ve Danışmanlık Bürosu’nun yönetici avukatlığını sürdürmekte olup halihazırda ulusal çapta tekstil, otelcilik, kıymetli maden, bilişim, kripto para gibi alanlarda faaliyet gösteren şirketlere danışmanlık hizmeti vermekte; işçi-işveren uyuşmazlıkları, iş kazaları, ticari uyuşmazlıklar, değer kaybı ile bedeni-maddi hasardan kaynaklı uyuşmazlıklar, alacağın geç ödenmesi nedeniyle meydana gelen aşkın zarara istinaden yürütülen uyuşmazlıklar ile ilgilenmektedir.

Avukat

Selma Pınar Ülker İşeri

Av. Selma Pınar ÜLKER İŞERİ şirketler hukuku, sözleşmeler hukuku, inşaat hukuku, ticaret hukuku, şirket birleşme ve devralma işlemleri, kişisel verilerin korunması hukuku, fikri ve sınai haklar hukuku, medya hukuku, enerji hukuku, kentsel dönüşüm alanlarında yoğun olarak çalışmaktadır.

Av. Selma Pınar ÜLKER İŞERİ, taahhüt ve hizmet sektöründe çalışan birçok firmanın taraf olacağı sözleşmelere ilişkin olarak müvekkil şirketlere hukuki hizmet sağlamış ve projelerin başlangıcından kapanışına dek gerekebilecek tüm hukuki desteği sağlamıştır. Özelleştirme projelerinde çalışmış, şirket birleşme ve satın alma projelerinde yer almış, hisse devir sözleşmeleri, işletme devir sözleşmeleri hazırlamış ve bu işlemlerin tamamlanmasındaki süreçler sonlanıncaya kadar hukuki danışmanlık hizmetleri vermiştir. Av. Selma Pınar Ülker İşeri ayrıca kentsel dönüşüm mevzuatı kapsamındaki projelerde gerek bina maliklerini gerek ise müteahhitleri temsil etmiş ve satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin hazırlanması, müzakeresi ve sonuçlandırılmasında aktif rol üstlenmiştir.

Av. Selma Pınar ÜLKER İŞERİ ayrıca arabuluculuk siciline kayıtlı bir arabulucu olup taraflar arasındaki uyuşmazlıkların arabuluculuk yolu ile çözümlenmesi konusunda tecrübeli bir avukattır.

Avukat

Can Güler

Av. Can GÜLER Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında iş ve işlemlerin yürütülmesi, Sosyal Medya Hukukuna ilişkin olarak efektif ve yenilikçi bir model ile danışmanlık verilmesi, Fikri Mülkiyet Hukukuna giren işler çerçevesinde şirketlere danışmanlık verilmesi, şirketlerin yaşadığı sorunlara ilişkin kolektif çözümler meydana getirme, Ceza Hukuku, e-ticaret ve internet hukuku, Gayrimenkul Hukuku, Kira Sözleşmelerinden doğan davalar, Sözleşmeler Hukuku, Miras Hukuku, Ortaklığın Giderilmesi, Satış Sözleşmesinden Kaynaklı Davalar, Tüketici Hukuku, İdare Hukuku gibi alanlarda danışmanlık ve temsil hizmetlerini yürütmektedir.

Avukat

Ömer Faruk Erkoç

İnsan hakları hukuku, ceza hukuku, fikri mülkiyet hukuku, idare hukuku, haksız fiil kaynaklı manevi tazminat davaları gibi alanlarda danışmanlık ve temsil hizmetlerini yürütmektedir.

Avukat

Firuze Nur Göllüoğlu

Av. Firuze Nur GÖLLÜOĞLU Ceza Hukuku, iş ve sosyal güvenlik hukuku, tazminat hukuku, icra ve iflas hukuku, Kişisel Verilerin Korunması Hukuku ve Aile Hukuku alanlarında danışmanlık ve temsil hizmetlerini yürütmektedir.

Avukat

Umut Gülseven

Av. Umut Gülseven şirketler hukuku ve ticaret hukuku, projelere dair hukuki işlemler, sözleşmeler, hukuki uyum hizmetleri, vergi hukuku, tazminat ve sigorta tazminat , iş kazalarından kaynaklı tazminat alanlarında danışmanlık ve temsil hizmetlerini yürütmekte ve kıymetli evraklar hukuku, icra iflas hukuku kapsamında yürütülen davalarda da aktif rol almaktadır.

Stajyer Avukat

Erkan UÇAR

Stj. Av. Erkan Uçar araç kiralama ve hasar servisi sektöründe faaliyet gösteren yerli şirketlere, şahıslara sigorta hukuku, icra hukuku başta olmak üzere diğer önem arz eden tüm hukuki ve finansal konularda danışmanlık hizmetleri vermektedir. Erkan Uçar’ın danışmanlık faaliyetleri yalnızca hukuki ihtilafların çözümüne ilişkin olmayıp ihtilafların doğmasını engellemek üzere önleyici hukuki danışmanlığını da kapsamaktadır. Erkan Uçar Sigorta Tahkim Komisyonu nezdinde başvuruların yapılması, takibi ve sonuçlandırılması konularında deneyimlidir. Bununla birlikte Maliye ve İktisat alanında kalmış olduğum eğitimleri ile Vergi Hukuku, Aile Hukuku, Kıymetli Evrak Hukuku alanlarında aktif rol üstlenmektedir.

Stajyer Avukat

Gökberk Uludemir

Stajyer Avukat Gökberk ULUDEMİR iş hukuku, şirketler hukuku, ticaret hukuku, gayrimenkul hukuku, idare hukuku, miras hukuku, fikri ve sınai haklar hukuku ve sağlık hukuku & malpraktis konularında ağırlıklı çalışmaktadır.

Stajyer Avukat

Talha Günsay

St. Av. Talha Günsay Ticaret ve Şirketler Hukuku, Ceza Hukuku, İş Hukuku, İcra-İflas Hukuku, Tüketici Hukuku, Borçlar Hukuku gibi çeşitli alanlara ilişkin davaların dosyalarını takip ederek hukukun farklı alanlarında faaliyet göstermektedir. Amacı yasal stajı süresince hukukun çeşitli alanlarında dava dosyalarını incelemek, dosya ara kararları takip etmek ve bu konularda bilgi sahibi olmaktır.

Stajyer Avukat

Ahmet Emin Tural

Stajyer Avukat Ahmet Emin Tural ticaret hukuku, şirketler hukuku, icra iflas hukuku ve tazminat hukuku alanlarında araştırmalar yaparak avukatlarımıza destek vermekte ve ekibimizin yürüttüğü hukuki inceleme ve değerlendirme çalışmalarına katkıda bulunmaktadır.

İcra Birimi

Gülden Çıkrıkçı

Gülden ÇIKRIKÇI, icra avukatları ve asistanı ile koordineli bir şekilde çalışmaktadır. İcra dosyasının açılması için gerekli olan evrak, veri ve dokümanların hazırlanmasının sağlanması, icra dosyası ile ilgili haciz ve satış işlemlerinin takibi ve yerine getirilmesi dahil olmak üzere icra ve haciz işlemlerin icra müdürlükleri nezdindeki takibini yapmakta ve yürütülen dava ve takip süreçleriyle ilgili olarak hukuk büromuzun icra departmanı nezdinde yürütülen iş ve işlemlerde icra departmanına destek sağlamaktadır.

İcra Birimi

Mustafa Can Bilen

Mustafa Can BİLEN icra avukatları ve asistanı ile koordineli bir şekilde çalışmaktadır. İcra dosyasının açılması için gerekli olan evrak, veri ve dokümanların hazırlanmasının sağlanması, icra dosyası ile ilgili haciz ve satış işlemlerinin takibi ve yerine getirilmesi dahil olmak üzere icra ve haciz işlemlerin icra müdürlükleri nezdindeki takibini yapmakta ve yürütülen dava ve takip süreçleriyle ilgili olarak hukuk büromuzun icra departmanı nezdinde yürütülen iş ve işlemlerde icra departmanına destek sağlamaktadır.

İcra Birimi

Murat ASLAN

Murat ASLAN icra avukatları ve asistanı ile koordineli bir şekilde çalışmaktadır. İcra dosyasının açılması için gerekli olan evrak, veri ve dokümanların hazırlanmasının sağlanması, icra dosyası ile ilgili haciz ve satış işlemlerinin takibi ve yerine getirilmesi dahil olmak üzere icra ve haciz işlemlerin icra müdürlükleri nezdindeki takibini yapmakta ve yürütülen dava ve takip süreçleriyle ilgili olarak hukuk büromuzun icra departmanı nezdinde yürütülen iş ve işlemlerde icra departmanına destek sağlamaktadır.

Yönetici Asistanı

Selen Korkmaz

Asiman SALİŞ Hukuk Büromuzun yönetici asistanı olarak görev yapmakta olup aramaların cevaplanması, ofis içerisinde yapılan toplantıların katılımcılar ve toplantı salonları bazında organize edilerek takibi ile randevuların düzen ve takibinin sağlanması, seyahat planlamalarının yapılması, duruşma ve toplantı listelerinin aylık düzende hazırlanarak takip edilmesi, tebligatların kabul edilerek kayıtlara işlenmesi, dosya kayıt ve raporlama sistemlerinin kullanılması ile dosya kayıtlarının takibi işlerini yürütmektedir.

Muhasebe

Gönül Korkmaz

Gönül Korkmaz Hukuk Büromuzun muhasebe işlerinin takibi, masraf ve müvekkil hesaplarının kontrolü, muhasebe ile ilgili veri-kayıt girişi ve cari hesap işlemlerinin takibini SGK, vergi dairesi, banka gibi resmi dairelerdeki işlemlerin gerçekleştirilmesi işlerini yürütmektedir.

Avukat

Bilal Aslan

Av. Bilal ASLAN ceza hukuku, insan hakları hukuku, vatandaşlık hukuku, yabancılar hukuku, İdare Hukuku, Gayrimenkul ve İmar Hukuku, İş Hukuku alanlarında yoğunlaşmış olup bu alanlarda danışmanlık ve temsil hizmetlerini yürütmektedir.

Stajyer Avukat

Büşra Kırmızıalan

Stajyer Avukat Büşra KIRMIZIALAN şirketler hukuku, e-ticaret, iş hukuku, gayrimenkul hukuku, aile hukuku, miras hukuku, tüketici hukuku, idare hukuku ve kat mülkiyeti, kira sözleşmelerinden doğan davalar ve işlerde aktif rol üstlenmektedir.

Avukat

Harun Serbest

Harun SERBEST, uyuşmazlık çözümü, ticaret hukuku, sözleşme hukuku, icra iflası gibi hukukun farklı alanlarında araştırmalar yaparak avukatlarımıza destek vermekte ve ekibimizin yürüttüğü hukuki inceleme ve değerlendirme çalışmalarına katkıda bulunmaktadır.

Yönetici Asistanı

Selen Korkmaz

Selen Korkmaz Hukuk Büromuzun yönetici asistanı olarak görev yapmakta olup aramaların cevaplanması, ofis içerisinde yapılan toplantı randevularının düzen ve takibinin sağlanması, seyahat planlamalarının yapılması, duruşma ve toplantı listelerinin aylık düzende hazırlanarak takip edilmesi, tebligatların kabul edilerek kayıtlara işlenmesi, dosya kayıt ve raporlama sistemlerinin kullanılması ile dosya kayıtlarının takibi işlerini yürütmektedir.

Kurucu Avukat

Mehmet Fatih Demir

Av. Mehmet Fatih DEMİR MF Hukuk & Danışmanlık Bürosunun kurucu ortaklarından biridir. 2015 yılında kurdukları MF Hukuk Bürosu hızla büyüyen ekibi ve özverili çalışmaları ile İzmir’in önde gelen hukuk bürolarından biri olmuştur.

Av. Mehmet Fatih DEMİR MF Hukuk Danışmanlık Bürosu’nun idaresinin yanı sıra 10 yılı aşkın deneyimi ile başta ticari, medeni, idari ve cezai konularda uyuşmazlıkların çözümü, alacak tahsili, iş ve rekabet hukuku başta gelmek üzere farklı ve çeşitli alanlarda müvekkillerine hukuk danışmanlığı ve temsil hizmetleri sunmaktadır. Av. Mehmet Fatih DEMİR Ticaret Hukuku, Şirketler Hukuku, Kambiyo Hukuku, İcra ve İflas Hukuku, İflasın Ertelenmesi ve Konkordato, Sözleşme yönetimi ve denetimi alanlarında uzmandır.

Av. Mehmet Fatih DEMİR, hukuk lisansı eğitimini Atılım Üniversitesinde tamamlamış ve İzmir Katip Çelebi Üniversitesi’nde vergi hukuku konusunda yüksek lisans yapmıştır . Ayrıca Yargıtay 1. Başkanlığı’nda 3 yıl boyunca hizmet vermiştir. Ulusal alanda faaliyet gösteren bazı sivil toplum kuruluşlarının genel sekreterlik ve saymanlık görevlerini üstlenmiştir. İyi derecede İngilizce bilmektedir.